Estetik ameliyat, hayatını kabusa çevirdi: Düzmece doktor iddiası!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ankara’da yaşayan 38 yaşındaki B.K., argümanlara nazaran, kendisini plastik cerrah olarak tanıtan V.K. tarafından 2021 yılında Keçiören’de yer alan özel bir hastanede göğüs silikonu ve karın gerdirme ameliyatı oldu. Operasyonun akabinde ağrıları bir türlü geçmeyen ve bedeninde enfeksiyonlar oluşan B.K., yardım istediği tabibinin umursamaz hallerine maruz kaldı. Durumdan şüphelenen mağdur bayan V.K.’yi araştırmaya başladı.

Kliniğine gittiği tabibinin diplomasını fotoğraflayan B.K., diplomanın üzerinde yazan üniversiteye başvurarak gerçek olup olmadığını öğrenmek istedi. Diplomanın uydurma olduğu yanıtının üzerine ilgili kurumlarla da irtibata geçen V.K., kayıtlarda bu türlü bir tabibin olmadığını öğrendi.

Sahte doktora ameliyat olduğunu öğrenen bayan savcılığa hata duyurusunda bulundu. 3 sene evvel açılan belge kâfi kanıt olmadığı gerekçesiyle kapatılırken, olayın peşini bırakmayan B.K., avukatı ile birlikte topladığı yeni kanıtlarla tekrar kabahat duyurusunda bulundu. Ameliyatında tanımadığı hekimlerin olduğunu söyleyen B.K., psikolojinin bozulduğunu, sıhhat sorunları nedeniyle günlük hayatta zorluklar çektiğini lisana getirdi. B.K., sorumluların en ağır cezayla yargılanmasını talep ederken, davanın avukatı Yiğit Kaymaz ise operasyonun yapıldığı hastanenin de olayın içerisinde olduğunu belirterek sorumluların en ağır cezayı alması için hukuk çabalarını sonuna kadar sürdüreceklerini tabir etti.

“AMELİYAT SONRASI KUŞKULU DAVRANIŞLARI BENİ ENDİŞELENDİRDİ”

Olayla ilgili konuşan mağdur bayan B.K., “2021 yılında bir ameliyat olmaya karar verdim. Hemşire bir arkadaşımın aracılığıyla bir kliniğe gittim. Tabiple konuşmam sonucunda, Ankara’nın bilinen hastanelerinden birinde ameliyathane kiralayarak orada ameliyat yapıldığını öğrendim. Maddi ayrıntıları görüştüm ve ameliyat tarihime karar verildi. Ameliyat sonrasındaki kuşkulu davranışları beni tasaya düşürdü. Bir araştırma yapmak istedim. Yaptığım araştırmada kendisinin doktor olmadığını öğrendim. Hem Sıhhat Bakanlığına hem de Tabipler Birliğine ulaştım. Klinik olarak kullandığı yerde drenlerimi çıkarttı. O drenlerimi çıkarttığında diplomasını gördüm ve şüphelendiğim için fotoğrafını çektim. Diplomasını sorgulattım. Üniversite bu türlü bir tabibinin olmadığını, bu türlü bir mezun vermediklerini söyledi. Bununla ilgili savcılığa cürüm duyurularında bulundum ancak kanıt yetersizliğinden ötürü ret geldi” dedi.

“AĞIR YANSILAR ALMAYA BAŞLADIM”

Ameliyat sonrası düzmece hekimi tarafından sert yansılara maruz kaldığını söz eden B.K., “Taburcu sırasında bana antibiyotikle alakalı rastgele bir reçete vermedi. Bana meskende rastgele bir antibiyotik kullanabileceğimi söyledi. Bu yüzden enfeksiyonla ilgili uzun süreçli bir ilaç kullanımı yapmak zorunda kaldım. Enfeksiyon bedenimden gitmedi zira bana kullandırdığı antibiyotik yetersiz kaldı. Kendisine bununla ilgili itiraz ettiğimde, kâfi derecede ilgilenmediğini söylediğimde bana çok farklı reaksiyonlar verdi. Reaksiyonlar vermesi beni telaşa düşürdü. Bu yüzden bir araştırmaya giriştim. Sonrasında başka tabibin benim ameliyatımı yaptığını söyledi. O kişiyi bana yalnızca üniversiteden hocası olarak tanıtmıştı. O kişiyi daha evvel görmedim, muayene olmadım. Ben kendisini tanıyarak gittim o hastaneye, ona güvendiğim için bu ameliyat olduğumu, o hocayı tanımadığımı ve tanımadığım bir beşere neden ameliyat olayım diye serzenişte bulunduğumda reaksiyonları daha ağır bir formda ilerlemeye başladı” diye konuştu.

“ANKARA’NIN GÖBEĞİNDE HALA KENDİNİ DOKTOR OLARAK TANITIP İŞLEMLER YAPIYOR”

Ameliyatı yapan kişinin hala tıpkı işe devam ettiğini de ileri süren B.K., “Hesabına 20 bin liralık bir ödeme yaptım. Kendisine ödeme yaptığım için hastane ‘bize ödeme yapılmadı’ diyerek 20 bin lirayı icraya verdi, şu an icralık durumdayım. Bu karara da itiraz ettim. Doktor olmayan kişinin oradaki tabiple iş birliği yaparak bu formda insanları para için bıçak altına yatırıp ameliyat yapmaları, benim hayatımı tehlikeye atması çok korkutucu. Bununla ilgili birçok mağdur olduğuna eminim. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Tıp fakültesi okumamış, rastgele bir eğitimi yok. Üstünden yaklaşık 4 yıl geçmesine karşın ben bu durumdan kurtulamıyorum. Her şey olabilirdi. Ankara’nın göbeğinde, hala kendini doktor olarak tanıtıp işlemler yaptığını biliyorum” sözlerine yer verdi.

“YAPTIĞIMIZ ARAŞTIRMALARDA YENİ KANITLAR BULDUK”

Davanın avukat Yiğit Kaymaz ise, “Mağdur 2021 yılında geçirdiği bir ameliyattan ötürü yaşadığı ziyandan ötürü tarafımıza başvurdu. Fakat kelam konusu müracaattan evvel de bir hukuk gayreti olduğunu, savcılığa kabahat duyurusunda bulunduğunu lakin kanıt yetersizliği sebebiyle evrakın kapandığını söyledi. Bizler de yaptığımız araştırmalarda yeni kanıtlar bulduk. Bu kanıtlar doğrultusunda savcılığa kabahat duyurusunda bulunduk. Yaptığımız incelemelerde hiç beklemediğimiz, herkesi üzen kanıtlara ulaştık” dedi.

“BİRÇOK MAĞDUR VAR”

Araştırmalarını derinleştirdikçe çok sayıda mağdurun çıktığını tespit ettiklerini lisana getiren Kaymaz, “Ankara’nın bilinen bir hastanesinde gerçekleştirilen ameliyatın imajlarına, şahit tabirlerine ve birtakım raporlara ulaştık. Araştırmalarımız sonucunda ameliyatı yapan kişinin uydurma doktor diploması kullandığını tespit ettik. Diplomanın alındığı üniversiteye başvurduk, imgeleri paylaştık. İlgili öteki ünitelere de diplomayı sordurduk. Ancak hiçbir yerden olumlu bir geri dönüş alamadık ve diplomanın uydurma olduğunu belirledik. Uydurma tabibin birçok kişinin ameliyatını yaptığını, bu ameliyatlar sonucu bir çok mağdurun olduğunu bulduk. Kamera kayıtlarına ve öteki kanıtlara de ulaştık ve cürüm duyurusunda bulunduk” biçiminde konuştu.

“SONUNA KADAR TAKİPÇİ OLACAĞIZ”

Sürecin takipçisi olacaklarını tabir eden Kaymaz, “İlgililerin ceza alması için elimizden geleni yapacağız. Adalete olan inancımız sonsuzdur. Savcılarımız ve hakimlerimizle bir arada bu bahsin sonuna kadar takipçi olacağız. Kim hatalıysa, hangi mağdurun canı yanmışsa, tekrarının yaşanmaması için var gücümüzle çalışacağız” dedi.